Güzel bir haber vermek için de hemen portakal ağacına koşardı. Havalar iyiyse altında oturup saatlerce dertleşirdi. Bu Hilal'e iyi geliyordu. Terapi gibisin portakal diyordu kendi kendine. Rahatlamış bir şekilde yatağına girip mışıl mışıl uyuyordu.
Hele portakallardan biri vardı gözüne kestirdiği, sürekli onunla konuşmak için bahane üretiyordu. O portakalcık da ne anlatsa dinliyordu. En yakın dostu gibiydi Hilal'in.
Bir gün kardeşini portakal ağacına şikayet ederken babası işitti söylediklerini. Hayrola Hilal kendi kendine mi konuşuyorsun? Hayır babacığım, portakalla konuşuyorum dedi Hilal. Babası dalga geçtiğini zannedip kızdı. Oysa doğruyu söylüyordu.
Aradan aylar hatta yıllar geçti. Hilal ile birlikte büyüdü portakal ağacı. Tabii bu zaman zarfında Hilal'in serüvenleri hiç bitmedi. Portakalla aralarındaki muhabbet her geçen gün daha da artıyordu.
Gel zaman git zaman develerin tellal, pirelerin berber olduğu zamanlarda portakal ağacına birşeyler olmaya başladı. İnceden inceye süzülmesi, her gün halsiz görünmesi Hilal'in de canını sıkıyordu besbelli. Ama yapacak bir şey yoktu. Portakalcık hastalanmıştı. Umarım hemen iyileşirsin diye dilek diliyordu Hilal. Her gün yanına gidiyor, halini hatrını soruyor. Onu motive etmek için sevgi sözleri söylüyordu hem de en güzellerinden. Babasından öğrenmişti Hilal, sevginin tüm hastalıklara şifa olduğunu.
Aradan günler geçti. Babası haklıydı. Sevgi, hasta odasına şifa getirdi, portakalcık iyileşti. O süzgün halinden eser kalmadı. Hilal ile Portakal, o iki kadim dost, ömür boyu birbirlerinden hiç ayrılmadan mutlu- mesut yaşadılar. Ne diyelim onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine. Gökten üç portakal düşmüş: Biri bu masalı yazanın, biri okuyanın, biri de Hilal'in başına. :)
Çok güzel bir çocuk masalı olmuş sevgili arkadaşım, çocuklar bayılır buna, eline sağlık:)
YanıtlaSilBide yorum yazanların başına :))
YanıtlaSilEmeğine sağlık harikaydı:)
O halde gökten dört portakal düşsün:)
SilTeşekkürler:)
çocukken kendi kendime karşıma koyup dertleştiğim oyuncaklarım geldi aklıma :)
YanıtlaSilSanırım herkesin bir dert ortağı oluyor o dönemde.:)
Silayyyyyyyy ne güzel iç ısıtan huzur veren insancıl bir öyküüüüü :)
YanıtlaSilAyyyy teşekkür ederim:)
Sil" sevgi tüm hastalıklara şifadır"...
YanıtlaSilaldım kabul ettim ;)
O olmayınca olmuyor.:)
SilMis gibi portakal kokusu geldi buralara :)
YanıtlaSilKokuyu almanıza sevindim.:)
SilNe güzel bir masal olmuş :)
YanıtlaSilNe güzel mutlu son :) Bu arada temanız değişmiş.Hayırlı uğurlu olsun :)
YanıtlaSilMutlu sonları severim:) Teşekkür ederim:)
SilYüreğinize emeğinize sağlık :)
YanıtlaSilMasallara bayılırım... hele portakal kokulu olanlara :) elinize sağlık..
YanıtlaSilBuna sevindim.:) Teşekkürler..
Silne tatlı bir başlık :)
YanıtlaSilSüpersiniz bayıldım gerçekten, elinize sağlık, sevgiler:)
YanıtlaSilÇok güzel bir masal olmuş. Teşekkürler...
YanıtlaSilÇocuk kalbi her zaman tertemiz, sevgi dolu..
YanıtlaSilSelam!!! Mail adresinizi bulamadım yoruma yazayım dedim :) Mimlendinnn .Yapmak isterseniz bloğuma beklerim.^-^ Sevgiler <3
YanıtlaSilruhsa.blogspot.com.tr
Selam... Ziyaretinize gelip bakacağım.:)
SilGüzel tatlı paylaşımın için çok çok teşekkür ederim İkizim :)))))
YanıtlaSilBen teşekkür ederim.:)
SilValla tam bir çizimlik bir hikaye :)
YanıtlaSilÇizimi sana yakışır artık.:)
SilÇok tatlıydı :) Emeğine sağlık.
YanıtlaSil