17 Mart 2019 Pazar

BEKÇİ MURTAZA

 Lacivert takımlarını giyip pala bıyıklarını burduğunda hazırdır teftişe. Her yer ondan sorulur. Dıştan bakınca kasım kasım kasılarak yürüse de gönlü kasıntılara kapalıdır.

Yine bu sabah itinayla kıyafetini giydi. Aynanın karşısında bıyıklarını burdu. Yüzüne sevecen ama ciddi bir ifade kondurdu. Sonra da dert ortağı muhabbet kuşu Çilli ile vedalaşıp merdivenden koşar adımlarla indi. Sokaklar onun iş yeriydi. Bütün esnaf onu çok iyi tanır ve severdi..

Kasap Nuri, Bakkal Rıza ile kapı önünde tavla oynuyordu. Bekçi Murtaza'ya seslendiler "Gel, bir el de seninle oynayalım" diye. "Vazife başındayım!" deyip kabul etmedi teklifi..

Az ilerde Manav Rıfat Amca yine itinayla meyvelerini tezgaha diziyordu. Domates, biber, patlıcan onun arkadaşı gibiydi. Onunla selamlaştı, her sabah aralarındaki kısa ama özlü muhabbete doyum olmazdı. Köşeyi dönünce ise ilk dükkanda Çiçekçi Neriman karşıladı Bekçi Murtaza'yı her zamanki gibi. Neriman çiçeklerine gözü gibi bakardı. Masmavi çakmak çakmak gözlerle Murtaza'yı şöyle bir süzüp "Çicek alacak birini bulamadın mı hala?" diye takıldı. Bekçi Murtaza hiç kızmadı, bıyık altından güldü geçti. Neriman arkasından seslendi "Bulunca haber ver, ilk çiçeğin benden" diye.

İki sokak ötede mahalle kahvesine yol düşürdü Bekçi Murtaza. Selamlaşma faslından sonra kahvecinin durumunu sordu usulca. "Çok şükür" cevabını aldı muhatabından, sevindi. Sonra helalleşip ayrıldı oradan.

Gün boyunca o mahalle senin bu mahalle benim devriyesine ara vermeden devam etti. Bekçi Murtaza'nın geçtiği yerlerde, bir huzur, bir "asayiş berkemal" havası esiyordu hafiften. O da ekmeğini böyle sokakları arşınlayarak ve arsızlara-hırsızlara korku salarak kazanıyordu.

Bugün de hızlı ve olaysız geçti, hava yavaş yavaş renk değiştiriyor gün akşama kayıyordu artık. Mesaisi bitmişti Bekçi Murtaza'nın. Gece mesaisi yapmayacaktı bu akşam. Onu başka arkadaşına devretmişti. Ağır adımlarla evine doğru ilerledi. Eve yaklaşınca içi burkuldu. Kimsesi yoktu ki kapıda onu karşılayacak olan. Evde yemek de yoktu. En iyisi Çorbacı Rıfkı'ya gidip  karnımı doyurayım. Sonra eve gelirim. Zaten gece uzun diye düşündü.

Çorbacı Rıfkı bir arka sokaktaydı. Hemen oraya gitti, bir kase ezogelin çorbası içti şifa niyetine. Biraz da muhabbet ekledi kasesine. Üzerine çayını da yudumlayıp gazetesini okudu. Sonra yerinden kalkıp hesabı ödedi ve bir yol tuttu onu bekleyen yalnızlığına. Ardından Çorbacı Rıfkı'nın sesi duyuldu. "Güle güle Bekçi Murtaza, uğurlar ola.."

36 yorum:

  1. içimi ısıtan bir paylaşım daha. günümü güzelleştirdin. :)

    YanıtlaSil
  2. bekçi murtazaya selam olsun bizden de.

    YanıtlaSil
  3. Ahhhh harikadın arkandan seni takip eder gibi okudum yazıyı

    YanıtlaSil
  4. Komşulukların ve muhabbetin unutulmadığı çok güzel bir mahalle tasvir etmişsin. Içimizi ısıttın, emeğine sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O mahalleden her yerde olmalı... Çok teşekkür ederim...

      Sil
  5. şuan ki tüm ruh yorgunlumu aldı sevgili Bekçi Murtaza ... yüreğine kalemine sağlık canım benim içten ve samimi sıcacık olmuş gerçekten sevgiler canım benim 😊🌸🌸

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bekçi Murtaza da ruh yorgunluğunuzun geçmesine sevindi. Çok teşekkür ederim. Sevgiler:)

      Sil
  6. Bekçi Murtaza çok güzel olmuş emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  7. Bekçi Murtaza ne güzel bir hikaye olmuş..tebrikler

    YanıtlaSil
  8. ayy böyleymiş eskiden yaa..esnaf..herkes birbirini tanır hoşbeş edermiş...herkesin ortalama durumu aynıymış...komşusu açken tok yatmazmış insanlar...falan filan işte...şimdi ise ne bileyim bi farklı oldu olduk ..ben mi eskilerde kaldım çok ...ben de bilemedim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir parça eskide kaldık galiba biz. Samimi ilişkilerin önüne setler çekildi. Daha resmi bakar olduk insanlara...

      Sil
  9. Eskiler bu şekilde dost , tanışmış. Çocuklar güvenle oynardı. Ne güzel günlermiş. Çok güzel yazı olmuş

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güven maalesef günümüzde yitirilen kavramlardan biri haline geliyor. Kapı komşusuna güvenemez oldu insan.Çok teşekkür ederim...

      Sil
  10. ay bunu biliyooom yaa. almışım amirlerimden terbiyeee hihihi :)

    YanıtlaSil
  11. "bir yol tuttu onu bekleyen yalnızlığına"

    neresinden bakarsan bak hüzün..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yalnızlık bir parça hüzün barındırır içinde...

      Sil
  12. Eski mahalleler ve seksenler dizisi geldi gözümün önüne. Keşke eskiler hep olsa.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazı şeyler zamana yenik düşmese ne güzel olurdu...

      Sil
  13. eski günlerimiz hep hatıralarda kalacak sanırım insanlar hayat değişti be

    YanıtlaSil
  14. Çok güzel tasvir etmişsin. Yüreklere tanıdık bir el dokundu sanki . Emeğine sağlık👍👏🌷🤚

    YanıtlaSil
  15. Güzel paylaşım için kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  16. Hikaye çok güzeldi. Keyifle okudum. :)
    Sonunda hüzünlendim ama...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.:)
      Evet sonu biraz hüzünlü maalesef...

      Sil
  17. Bekçi Murtaza harika ,içten,sıcacık bir paylaşım olmuş..

    YanıtlaSil
  18. ne kadar sıcak bir anlatımınız var, keyifle okudum yine, elinize sağlık:)

    YanıtlaSil
  19. Günümüzde dürüstlük artık saflık anlamında değerlendirilmektedir Çok teşekkürler

    YanıtlaSil
  20. Seksenler'deki bekçi yazınız gibi güzel olmuş👍👍

    YanıtlaSil
  21. Ya ne güzel küçüklüğümdeki İstanbulu buldum yazınızda.

    YanıtlaSil