30 Nisan 2017 Pazar

NAPOLYON'UN İÇ YÜZÜ

Napolyon'un üç, bizimse otuz üç defa söylediğimiz para; her şey için çözüm müdür acaba? Ya da parayla her şeyi satın alabilir miyiz? Cevabınız hayır, değil mi?

Sakıp Sabancı'yı herkes bilir. Yıllar önce yapılan bir röportajda; "Keşke bu kadar zengin olmaktansa sağlıklı evlatlarım olsaydı. Çocuğuma bir ayakkabı alamadıktan sonra bu kadar zengin olmanın bir anlamı yok zaten!" Koskoca Sakıp Ağa demişti bunu. Parayla her şeyi satın alamıyormuşuz demek ki. Ne kadar paramız olursa olsun sağlığımız olmayınca doktorlara verilen paranın da ehemmiyeti kalmıyor..

28 Nisan 2017 Cuma

ABBAS YOLCU

Yolcudur Abbas
Bağlasan durmaz
Gönlüm uzun süre bir yeri mesken tutmaz
Kuş misali konar göçer alemde
Her yolculukta bulur kendinden bir parça.
Bazen dar sokaklarda, omuz omuza vermiş evlerin arasında dolaşırken birlik olmanın omuz omuza vermenin sahnelerine şahit olur.

Bazen ormanlık bir alanda yürürken bütün ağaçların kardeşlik türküsüne eşlik eder.

23 Nisan 2017 Pazar

BİR PAKET SEVGİ

Ağaçların gelin gibi süslendiği, doğanın en güzel renklere büründüğü, yeşilin her yeri kuşattığı bir bahar günüydü. Rengarenk çiçekler, cıvıldaşan kuşlar, yemyeşil ağaçlar insanı mutlu etmeye yetiyordu.

Nesrin de çayırlardan topladığı papatyalardan taç yapmıştı. Bu tacı akşam işten gelecek olan gönlünün kralı babasının başına takacaktı. Heyecanla annesinin yanına gitti.
- Anneciğim, babam hediyemi beğenir mi? diye sordu.
- Aaa... Neden beğenmesin? Elinin emeğiyle hazırlanmış bir taç bu. Çok güzel olmuş. Baban mutlaka beğenir. Sadece babana değil, arkadaşlarımıza, komşularımıza, dostlarımıza da ufak tefek hediyeler vererek onları da mutlu edebiliriz, değil mi kızım?

21 Nisan 2017 Cuma

DAVETSİZ MİSAFİR

Hoşgeldin davetsiz misafir.. Camı tıklatan sen miydin? Kanadın kırık, ruhun yorgun mu? Yoksa sadece karnın mı aç? Bir- iki ekmek kırıntısı didiklemeye mi geldin?

Hoşgeldin  davetsiz misafir.. Memleketinden ayrılmış bir gurbet kuşu musun yoksa? Ya da yavrusundan ayrılmış yaralı bir ana yüreği mi senin taşıdığın?

Hoşgeldin davetsiz misafir.. Ne zamandır kimse tıklatmıyordu camımı. Sahi memleket nere hemşerim? Dost illerden mi geldin, komşu köylerden mi? Yoksa bir yürek mi çağırdı seni?

17 Nisan 2017 Pazartesi

YAŞ YETMİŞ DOSTLAR

 Yaş yetmiş dostlar... Hayat yolculuğunun sonuna doğru ilerliyorum elimdeki bastonla. Neler yaşadı bu koca çınar? Nelerin şahiti bu kırışık dolu yüz, bu nasırlı eller? Kaç yürek yangınına tanıklık etti şu anda uzağı pek de iyi seçemeyen bu gözler? Albümlerim sararmaya başlayınca anladım yaşlandığımı. Hele aynalar yüzüme karşı söylediler herşeyi. Arkamdan konuşulmasını hiç sevmem zaten..

 Yaş yetmiş dostlar... İkinci baharının sonunu yaşıyor ömrüm. Cahit Sıtkı yaş otuz beş yolun yarısı eder diyordu. Ben ise ikinci yarısının sonlarındayım. Ölümden korkmuyorum dostlar. Biliyorum ki asıl ölüm yaşarken içimizin ölmesidir..

16 Nisan 2017 Pazar

İKİ ÇİFT LAFIM OLA

Tam 21 yıl önce Kardak krizi günlerinde karaladığım bir şiiri paylaşmak istedim :) Burası Hayal Kahvesi'nin dingin ve ferahlatıcı havasına biraz uçuk kaçacak ifadeler kullanmışım, farkındayım. Fakat gençlik işte mazur görün, milli duygularım tavan yapmış o hengâmede. İyi-kötü böyle bir eser ortaya çıkmış..

İKİ ÇİFT LAFIM OLA

Yunan gavuru çıktı Kardak'a
Görüyordu saçma sapan bir rüya
Bir karış toprak alacaktı bizden güya
Sanıyordu gerçekleşecek megalo idea..

12 Nisan 2017 Çarşamba

KARLI YOLLAR

Sanmışız ki çileli günler
Bahçede güllere benzer
Anlaşılmaz mı özleyen bir gönül
Hepsinden güzel...

Karla kaplı yollar
Hep bahara gider
Her dikenli yol
Güle kavuşmak içindir
Sevdayı içinde büyütmek içindir
Ve yaşam senin görmediğine şahittir..

DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN

Sevgili blogger arkadaşımız "ANNESİ'nin PRENSES'i" güzel bir etkinlik düşünmüş. Bize de bu etkinliğe katılıp sizlere duyurmak düştü.

"Blog partisi" adındaki bu etkinliğe katılmak çok kolay. Eğer sizlerde yeni bloglarla tanışmak, güzel anlar yaşamak isterseniz bu bağlantıdan  ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz.

Bu güzel etkinlik için ev sahibine de teşekkür ederim. Partide görüşmek dileğiyle sevgiyle kalın :)

10 Nisan 2017 Pazartesi

MARKA MİMİ

Sevgili Deeptone​ bir mim hazırlamış ve sunmuş. Bize de katılmak düşer dedim ve bakın ne dedim?

(Aslında benim marka tutkunluğum yoktur. O yüzden önce ne diyeceğimi bilemedim. Ama deep arkadaşımız marka sevmeyenlerin de yapabileceğini söylemişti. Cesaret geldi ☺ )

EN SEVDİĞİM MARKA :

1. Pazar markası :) Seç, beğen, alıcıyım ben..
Sloganımız : Ucuz, güzel ve kaliteli. Bu üçü bir arada olunca bayılıyorum :)

8 Nisan 2017 Cumartesi

KÜÇÜK BİR KIZ ÇOCUĞUYUM

 Küçük bir kız çocuğuyum ülkenin birinde. Üzerime yıldız yağar gibi bomba  yağıyor. Bir namlunun ucunda küçücük ömrüm..

Eskiden gece yatağıma girdiğimde güzel rüyalar görüp sabah koşarak anneme anlatırdım. Oysa ya şimdi? Artık rüyalarım kabusa dönüştü. Rüyalarımda hiç sabah olmuyor. Sabah uyandığımda hayatta mıyım diye kontrol ediyorum. Korkudan büyüyen gözlerimle bakarken etrafa, annem anlıyor rüyamda ne gördüğümü. Ve ben artık rüyamı anlatmıyorum ona. Sahi siz hiç yıldızların üzerinize yağdığını gördünüz mü?

4 Nisan 2017 Salı

BAHAR MUŞTUSU

Bir bahar muştusudur nisan, bir yorgun kalp gıcırtısı..

Tomurcukların çiçeğe, çiçeklerin de geline dönüştüğü, nisan yağmurlarının aşka eriştiği bir zaman diliminden sesleniyorum sizlere..

Leğenlerden yapılmış küçük denizlere salınmış, kağıttan kayıklarımız vardı. Bütün sevdiklerimizi o kayıkla gezdirirdik. Küçük görünümlü büyük yürekler gibiydi kayıklar..

1 Nisan 2017 Cumartesi

HEIDI | ALAIN GSPONER | 2016

Johanna Spyri’nin meşhur çocuk kitabı Heidi’nin çizgi film ve sinema filmleri dahil pek çok uyarlarması yayınlanmıştı. Dün akşam eşim ve kızımla seyrettiğim bu film, bu uyarlamaların içinde en büyüleyicisi diyebilirim. Frankfurt'ta geçen kısımları hariç tablo gibi görsel sahnelerde geçiyor. İsviçre'nin Alp Dağları'nı tablolardan bilirsiniz, yemyeşil bayırlıklarda uzanan çayırlar, ormanlar içinden yükselen başı karlı dağlar. Ve bu muhteşem yaylalıklarda otlayan besili inekler, keçiler, koyunlar.. Cem Seymen, Para Dedektifi belgeselinde birkaç ay önce bu ülkeyi tanıtmıştı da hayran kalmıştım. Şimdi de bu film denk geldi, daha bir depreşti, yeşile olan özlemim. Bizim memleketimizde de böyle güzel yerler var, belki de Alpler'den daha da güzel manzaralara sahip. Fakat İsviçreliler bu güzellikleri tüm dünyaya çok iyi tanıtmışlar, marka oluşturmuşlar.. Neyse konuyu dağıtmayalım, filmimize geri dönelim..