31 Aralık 2018 Pazartesi

2018 MİMİ

 Sevgili Aleyna Can beni mimlemiş. Ben de davete icabet edeyim dedim. Keyifli okumalar diliyorum...

1) 2018 senin için nasıl geçti?
Nasıl geçtiğini anlamadığım bir yıl oldu. Sanki biraz hızlı gibiydi. Bu yılın armağanı evimizin Neşesi oldu. (Neşe evimizin ikinci prensesi oluyor bu arada)
  
2) Bu yıl yapmak istediğin ama yapamadığın bir şey var mı?
Çocuklar için daha fazla hikaye yazmak isterdim, artık 2019'a kaldı..

19 Aralık 2018 Çarşamba

SOLUK MAVİ NOKTA

 1977 yılında güneş sisteminin derinliklerini araştırmak için fırlatılan Voyager-1 uzay aracının milyarlarca kilometre yol kat edip 1990 yılında görevini tamamlamasından sonra güneş sisteminden ayrılmadan önce dünyaya dönüp son bir kez bakarak çektiği fotoğraf üzerine NASA'nın danışmanlarından Carl Sagan'ın yazdığı aşağıdaki metin, hayatın hızlı temposu içinde pusulası şaşan biz insanoğluna kendimizi anlamamız için yol gösteriyor..

SOLUK MAVİ NOKTA

O nokta burası. Yuvamız. O, biziz.

Üzerinde, sevdiğiniz herkes, tanıdığınız herkes, adını duyduğunuz herkes, gelmiş geçmiş bütün insanlar, kendi hayatlarını yaşadı. Her neşemiz ve ıstırabımız, binlerce din, ideoloji ve ekonomik doktrin, her avcı ve toplayıcı, her kahraman ve her korkak, uygarlığı kuran ve yıkan herkes, her kral ve her köylü, aşka düşmüş her genç çift, her anne ve her baba, umut dolu her çocuk, her mucit ve her kaşif, her bir ahlak hocası, her bir yolsuz politikacı, her süperstar, her büyük lider, her aziz ve her günahkâr, türümüzün tarihindeki herkes… burada yaşadı. Güneş ışınlarına asılı duran bir toz zerreciğinin üzerinde…

8 Aralık 2018 Cumartesi

CİĞERCİ İSA

 Semt pazarının birinde, küçücük bir camekândan oluşan seyyar dükkanında arnavut ciğeri satarak evine ekmek götüren bir güzel insandır İsa Amca, nâm-ı diğer Ciğerci İsa.. Arabasını tıngır mıngır pazarın içinde gezdirirken buram buram ciğer kokusu tezgahları doldurur. Gel de yeme şimdi, değil mi?  Yeni kavrulmuş mis gibi ciğer ve küp patates kızartması, çıtır çıtır taze ekmeğin arasına itinayla yerleştirilirken yaklaşmadan duramaz insan tezgâha..

28 Kasım 2018 Çarşamba

ARAPSAÇI

 Çok kıymetli edebi bir arşivi olan değerli bir yakınımın bir şiirini paylaşıyorum. Bugüne kadar kimseyle paylaşmadığı eserlerinin arasından bu şiirini hoş bir sohbet esnasında uzun ikna uğraşlarımız sonucu bizimle paylaşmıştı. Kendisine paylaşımından dolayı teşekkür ediyor ve bu paylaşımın diğer çok kıymetli olduğunu düşündüğümüz eserlerinin de bir blog veya bir kitap vasıtasıyla okurlarla buluşmasına vesile olmasını diliyorum...

ARAPSAÇI

Sözlerimedir nefretim     
Söyleyemediğim hınç hınç
Unutup gittiğim
Aşk aşk hatırlanmadan
Adını haykıramadan bir kerecik
Bıraktığım öylesine
Sevgileredir sevgim

18 Kasım 2018 Pazar

AZİZ İSTANBUL

 Aziz İstanbul diye seslenmiyor muydu şair sana?
Bir bardak çayda bulmuyor muydu insan kendini ve seni?
Sonra yudum yudum içerken geçmişini
Suya yansımıyor muydu gönlündekilerin aksi?

Hafif rüzgarlı olsa da güneşin kendini hissettirdiği bir Üsküdar gezisinde kendimi çay bardağının koyu karanlığına bırakıyorum. Karşımdaki Kız Kulesi'nin hikayesini dinlerken pamuk şekerci amcadan, beni benden alıyor denizin kendine has kokusu. Yoksa çayın kokusu mu gönlüme yayılan? Emin olamıyorum...

31 Ekim 2018 Çarşamba

SARI HÜZÜN TURUNCU HAZAN

 Renklerimiz değişti önce ya da gülüşlerimiz. Sarı hüzün demişler hazan için ya da turuncu yangın yeri. Ateş sadece düştüğü yeri yakmaz aslında. Bir kıvılcım her yeri kuşatır bir anda.

Gönlümüz yemyeşil baharken bir anda sararıp solmuyor mu hayatlar? Gök masmaviyken kurşuni griye dönmüyor mu? Hazanda biraz melankolik olmuyor mu akşamlar? Yağmur romantizm koksa da her zaman ıslatmıyor ki insanı. Ve seven sevdiğine sevdiğini fısıldamıyor ki her an..

28 Ekim 2018 Pazar

MİM: DÜNÜN HİKAYESİ | DOĞUM GÜNÜ PARTİSİ

 Nesrin artık her geçen gün büyüyordu. Büyüdükçe de kendine yeni isimler buluyordu. Pamuk prenses gibi..  Onun büyüdüğüne şahitlik etmek çok güzeldi. O şahitliklerden biri de bugündü. Bugün Nesrin'in doğum günüydü.

Akşamdan başlamıştı onun telaşı. "Ne zaman sabah olacak, doğum günüm ne zaman başlayacak?" diye tutturmuştu. Sabah olduğundaysa kutlamanın akşam olacağını öğrenince bu sefer de "Ne zaman akşam olacak?" diye söylenmeye başladı..

18 Ekim 2018 Perşembe

KÜÇÜCÜK DÜKKANDA KOCAMAN YÜREKLER

 Ara sokakların birinde küçük bir lokanta. Ve Karadeniz'in şirin şivesiyle kapıda karşılayan yaşlı bir çift. Fadimeyle Temel besbelli. Rize'nin yaylalarından İstanbul'un sokak aralarına uzanan bir öykü onlarınkisi.

Masalara itinayla serilmiş Karadeniz yöresine özgü kumaşlardan örtüler, duvarda ayran yapmayı bekleyen yayık... Menüde kara lahana dolması, kara lahana çorbası, hamsi tava, çömlekte tereyağlı kuru fasulye. Bir de üstüne tatlı niyetine pepeçura…

12 Ekim 2018 Cuma

MOMO | MICHAEL ENDE

 Momo, karşısındakileri aptal insanların bile aklına parlak düşünceler getirecek şekilde dinlerdi. Momo'nun yanında oynanan oyunlar başka hiçbir yerde oynanamazdı.

Yaşanılan gün içinde çok büyük bir sır vardır; bu büyük sır, zamandır.

Onu ölçmek için saatler ve takvimler yapılmıştır; ama bunlar hiçbir şey ifade etmez. Herkes çok iyi bilir ki bazen bir saatlik süre insana ömür kadar uzun gelirken, bazen de göz açıp kapayıncaya kadar geçip gider. Çünkü zaman yaşamın kendisidir ve yaşamın yeri yürektir..

1 Ekim 2018 Pazartesi

ADEM İLE HAVVA

 Her sabah beyaz badanalı evinin kapısından mahalleliyi selamlardı deniz mavisi gözleriyle Adem Amca. Bir de Havvası vardı tabii Adem Amca'nın. Aynı yastıkta kırk yıl kocamışlardı ikisi. Bir elmanın iki yarısı gibi..

Taa Plevne'den göçüp gelmişlerdi bu küçücük köye. Beraberinde anılarını da getirmişlerdi. Başlarını sokacakları bir evleri, komşularla paylaştıkları meyve bahçeleri vardı. Bir de kırk yıllık yastıkları ve bir fincana sığdırılmış kırk yıllık hatırları..

6 Eylül 2018 Perşembe

MİSKET

 Yuvarlak misketlerin içine su doldurulmuş gibi. Sıkınca suyu akıveriyor. Misketi yemeğe kalkarsan tadına doyulmuyor.

Bağından sallanan salkımlar inci gibi dizilirken altında dinlenmek beni mest ediyor. Bir yandan dilim; asmam çardaktan, suyu bardaktan şarkısını söylerken bir yandan da misketlerin tadına bakmaktan kendini alamıyor.

Misketler birbirinden ayrılmak istemiyorcasına sıkı sıkıya kenetlenmiş sanki. Bazıları da biraz arabesk takılıp içlerini karartmış gibi. Tabii sadece içleri değil kararan, içi dışına da yansımış. O da kararmış. Ama ağızlarından bal damlıyor her seferinde..

29 Ağustos 2018 Çarşamba

YERLİ HEIDI NESRİN'E KARDEŞ GELİYOR

 Nesrin okul maceralarını yaşarken bir yandan da yeni bir kardeşinin olacağını öğrenmişti.

Her gün annesine kardeşim ne zaman doğacak demeye başladı. Annesinin karnına doğru kulağını yaklaştırıp içeriden ses duymaya çalışıyor, hey ne yapıyorsun ufaklık diye kardeşine sesleniyordu. Henüz cinsiyeti belli olmadan önce kardeşim kız olsun ben erkek çocukları sevmiyorum diye tutturuyordu. Çok içten istemiş ki kardeşinin kız olacağını müjdelediğimizde aaa... kardeşim kızmış diye sevinmişti..

13 Ağustos 2018 Pazartesi

EŞEKLİ KÜTÜPHANECİ | FAKİR BAYKURT

 Sıcak bir yaz günü peribacaları diyarına Yunanistan'ın Larissa şehrinden Dimitrios Katsikas adında biri gelir. Bu genç adam, yıllar önce bu topraklardan göçe zorlanan büyükbaba ve büyükannelerinin izini sürmek, bir daha buraya dönemeyen akrabalarının yerine bu güzel yerleri gezmek istemektedir. Olaylar zinciri, karşısına yörenin sevilen şahsiyetlerinden "Baba" lakaplı Aziz Güzelgöz'ü çıkarır. Aynı yaşlardaki bu iki genç kısa sürede kaynaşır. Dimitrios, Aziz'in evine konuk olunca bu büyüleyici diyarda inanılmaz bir adamla tanışır. Aziz'in babası Mustafa Güzelgöz'dür bu kişi; namı diğer Eşekli Kütüphaneci..

10 Ağustos 2018 Cuma

YAŞAM HAKKI | MİM

 Sevgili Deeptone bloğunda bir farkındalık projesinden bahsetmişti. Bizim de payımıza farkındalığı artırmak için paylaşmak düştü. The Pink Floyd'un gitaristi, Roger Waters güzel bir davranışta bulunmuş. Sadece duvarda bir tuğlasın adlı eserini iki yıllığına İzev'e (İstanbul Zihinsel Engelliler Vakfı) hediye etmiş. Bizim duyarlı sanatçılarımız da bu şarkıyı seslendirmiş. Video on milyon izlenirse Zihinsel Engelliler İçin Yaşam  Köyü kurulacakmış. Biz de bu güzelliğe destek olalım. İzleyelim, izletelim.. 

VİDEO » İZEV - Yaşam Hakkı - Duvar (Roger Waters - Pink Floyd - Another Brick in The Wall)

4 Ağustos 2018 Cumartesi

BİR EKMEKLİK MUTLULUK

 Güzel bir yaz günüydü. Güneş, pamuk tarlalarının içinden gülümsüyor gibi bulutların arasından göz kırpıyordu.
Nesrin ile Neşe annelerinden izin alıp dışarı  çıktılar. Yolda Nesrin'in yeni arkadaşı Yağmurla karşılaştılar. Üç arkadaş birlikte seksek oynadılar. Mahalle parkında doyasıya eğlendiler.

Sonra Nesrin'in karnı guruldamaya başlayınca "benim karnım acıktı, eve gidip yemek yiyelim" dedi. Yağmur "ben de çok acıktım" diye ekledi. Hem bugünlük bu kadar oyun yeter diye birbirleriyle vedalaşıp evin yolunu tuttular..

22 Temmuz 2018 Pazar

BEGONVİL DİYARI: BÜYÜKADA

 Beyaz badanasının üstüne mavi çerçeveli gözlüklerini takmış begonvilli bir ev. Nefesi Ege'yi hatırlatsa da o bir adalı.

Yol boyu inci gibi dizilmiş ağaçların arasında gezinirken kapılardan sarkan begonviller bize selam durma yarışında. Egzoz dumanı yerine adaçayı kokladığın, üstüne begonvilli parfümden sıktığın, maviyle yeşilin dans ettiği bir diyardan seslenmek ne güzel..

7 Temmuz 2018 Cumartesi

KESMECE

 Kırmızı yanaklarına siyah çiller yerleştirilmiş, orta boyda, yeşil entarisiyle gayet şirin görünen bu zat-ı şahanenin adı: Karpuz.

Sıcak yaz günlerinde kesmece cinsinden buz gibi olup sofraları şenlendiren, içimizi serinleten bu güzelliği eve davet etmemek olmaz elbette. Yanına da gelin gibi süzülen beyaz peynir iyi gider.

Yeşil entarisini çıkarınca utancından daha da kızaran karpuz kardeş bir an önce mideye inme, gözden kaybolma peşinde. Tabii biz de fazla utandırmadan gideceği yere gönderiyoruz onu. O kadar mutlu oluyor ki hem o hem de bizim mideler bayram havası yaşıyor..

26 Haziran 2018 Salı

GİTMEM GEREK BU ŞEHİRDEN

 Valizim toplu duruyor bir köşede. Radyoda gitmem gerek bu şehirden şarkısı çalınıyor. Her gidiş bir parça hüzünlendirse de beni bu kez öyle olmuyor. Belki de ilk kez mutlu ayrılıyorum buradan. Yanıma fazla birşey almıyorum. Bir valizlik hayatım var zaten içine bolca umut doldurduğum. O beni gittiğim yerde paşalar gibi yaşatır diye düşünüyorum..

21 Haziran 2018 Perşembe

KİTAPLAR KALBİMDEN VURUR | MİM

 Sevgili İlkay Özgür arkadaşımız kitap kokulu bir mim ile beni mimlemiş. Ben de kitap kokusu almışken gereğini yapayım dedim her ne kadar biraz gecikmiş olsam da. Kendisine teşekkür ederim...

- Okumayı size sevdiren ne oldu?
Ağabeyim ilkokula başlayınca eve geldiğinde annem tekrar yaptırırdı. Onunla birlikte çalışa çalışa okuma- yazma öğrendim. Sanırım ağabeyimin ilk kitapları bana okumayı sevdirdi. Tabii bir de annemin desteği..

15 Haziran 2018 Cuma

BAYRAM

 Nefes almak bayramdır mesela; günün birinde soluksuz kalınca anlar insan...

Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir; sevmeninkini yalnızlık...

Sızlamayan her organ, hele de burun direği bayramdır.

Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zihinden önce bedeni kaybetmemek, kurda kuşa yem olmayıp "çok şükür bugünü de gördük" diyebilmek...

11 Haziran 2018 Pazartesi

YERLİ HEIDI NESRİN OKULA BAŞLIYOR

 Nesrin, erkenden uyandı. Bugün okula başlayacaktı. Çok heyecanlıydı. Günler öncesinden başlanmıştı okul hazırlığına. Yeni ayakkabılar, önlük, yakalık, beyaz çoraplar, okul çantası, defter, silgi vb. kırtasiye malzemeleri.. Her şey hazırdı.

Peki Nesrin hazır mıydı okula? Bu soruyu kendine de sormuştu. Babası ile annesi okulda yeni bilgiler öğreneceğini, yeni arkadaşlar edineceğini söylemişti. Hatta yeni oyunlar öğrenip Kuzucuk'a da öğretebileceğini eklemişlerdi konuşmalarına. O yüzden çok heyecanlıydı Nesrin..

22 Mayıs 2018 Salı

YERLİ HEIDI NESRİN

 Bir varmış, bir yokmuş. Develerin tellal, pirelerin berber olduğu zamanlarda bir dağ köyünde Nesrin adında küçük, sevimli bir kız yaşarmış. Beş koyun, üç keçi, iki inek, dört kardeş, anne, baba derken kalabalık bir ailelermiş. Nesrin henüz üç buçuk yaşındaymış. Ama şimdiden doğaya aşinaymış.

Babasıyla birlikte hayvanları otlatmaya götürür, kırlarda keçilerle yakalamaca oynarmış. İnekler biraz gözüne büyük göründüğü için onlardan çekinir, yanlarına pek yaklaşmazmış. Koyunlarla birlikte koyun koyuna yatarmış. Mis gibi dağ havasını içine çekip kırlarda yuvarlanırmış. Karnı acıkınca annesinin hazırladığı azıktan baba-kız afiyetle yerlermiş. Babası yerli Heidi diye severmiş kızını.

18 Mayıs 2018 Cuma

RAMAZAN ŞERBETİ

 Türlü türlü meyvelerin tarçın ve karanfille buluşup şerbete dönüştüğü, kokusunun buram buram evin içine doluştuğu maziye ait bir Ramazan diyarından geliyorum ben..

Burada, her akşam başka bir komşuda iftarlar yapılırdı. Ramazan boyunca komşular birbirini dolaşır, hep birlikte bayramın gelmesi müjdelenirdi. Fırınların önünde uzayan pide kuyruklarının ayrı meşakkati olsa da sıcacık, tazecik pideye kavuşunca bütün sıkıntı biterdi. Çocuklar tekne orucuyla öğlen iftar yaparken, evlerde iftar hazırlıkları başlardı. Güzel telaşlar idi bunlar. İftara kavuşunca bütün yorgunluk biterdi. İftarda yapılan muhabbetler hep şerbet tadında olurdu..

15 Mayıs 2018 Salı

BLOG MUHASEBESİ | MİM

 Güzel bir  mim seferberliği görmüştüm bloglarda. Sevgili Yıldız ve Deepinside beni mimlemiş. Bana da davete icabet etmek düştü. Herkese keyifli okumalar dilerim.. 

BLOG ALEMİNE NASIL GİRDİN?
2017 yılı Ocak ayında eşimin desteğiyle  oldu. Yazdıklarımı paylaşmanın güzel olacağını düşündük. İyi ki öyle düşünmüşüz. Eşime de desteği için buradan bir kez daha teşekkür ediyorum.

HANGİ BLOG SANA İLHAM OLDU?
Aslında şu blog ilham oldu diyemeyeceğim. Ama ilham kaynağım siz değerli okuyucularım oldunuz. Yorumlarınızla bana ilham veriyorsunuz zaten. Size de ayrıca teşekkür ederim.

13 Mayıs 2018 Pazar

ANNE

 Anne!
Kendi çocuğunun ağzından duyulacak en güzel kelime..

Anne!
İki hece, anlamı çok bir bilmece..

11 Mayıs 2018 Cuma

ÖLÜ OZANLAR DERNEĞİ | NANCY H. KLEINBAUM

 Geleneklere olan bağlılığı ve katı disiplin kurallarıyla ünlü Welton Akademisi'nin öğrencilerinin okul ve yatakhane arasında geçen tekdüze hayatları yeni edebiyat öğretmenleri John Keating'in okullarına gelmesiyle bir anda değişir.

İyi birer üniversiteye girmeleri için onları çok yoğun bir tempoda çalışmaya zorlayan öğretmenlerinin ve ebeveynlerinin aksine bu ele avuca sığmaz adamın onlardan tek bir isteği vardır: Anı yaşamaları ve hayatlarını olağanüstü kılmaları..

4 Mayıs 2018 Cuma

SEVGİLİ DEEPTONE

 Sen ki;

Küçücük yüreğinde kocaman sevgiler biriktiren,
kimin derdi varsa halletmek için çabalayan,
hal-hatır sormayı da ihmal etmeyen,
mahalleye yeni taşınanlara hemen yardıma koşan,
sade ve derin yaşayan,
yazdıklarıyla, yaşadıklarıyla samimiyeti buralara kadar uzanan,
yüzünü görmeden, sesini duymadan varlığı hissedilerek sevilen,
bazen bir şarkı, bir film, bir kitabın arasına gizlenen,
blog mahallesinin sevgili komşusu, muhtarı, bekçisi olan güzel insan;

1 Mayıs 2018 Salı

KIRMIZI PABUÇLAR

 Beyaz dantelli çorapların büyüsüne kapıldığım bir çocuk diyarından geliyorum ben. Kırmızı pabuçlar da ne güzel yakışırdı beyaz çorabın üstüne. Kırmızı puantiyeli, karpuz kollu, kabarık etekli elbisemle bayram çocukları gibi şen şakrak çoşardı yüreğim..

Mahalle parkına doğru sevinç çığlıkları ata ata koşarken bir yandan pamuk şekerini yanaklarıma değdirmeden yemeğe çalışırdım. Parka varana kadar şekerim bitmiş olurdu. Annem sıkı sıkı tembihlerdi. "Parka giderken yiyecekle gitme. Çocukların canı isteyebilir. Herkese yetecek kadar varsa paylaş, yoksa oradan uzaklaş!" derdi. Ben uzaklaşmayı tercih ederdim.

17 Nisan 2018 Salı

ÖYKÜ YAZIYORUZ | MİM

 Sevgili Berlin Berlin güzel bir mim başlatmış. Hep birlikte öykü yazacağız. Sevgili Deeptone da beni mimlemiş. Ben de topu İncirli Kurabiye'ye atıyorum. Bakalım onun fırınında neler çıkacak?

Bu mime katılmak isteyenler Berlin Berlin arkadaşımızın bloğuna gidip yorumlara katılmak istediklerini yazarlarsa mim daha kolay gerçekleşir..


Saçları terden yüzüne yapışmış, gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüş, koşmaktan dizlerinde derman kalmamış bir şekilde, sokağın büyük caddeye açılan köşesinden ana yola fırladı. Zifiri karanlıkta bir arabaya rast gelme umuduyla koşmaya devam etti. Yolun karşı tarafında beliren ışığa biraz daha yaklaştığında, birinin kendine doğru geldiğini ve fısıldayarak "Öykü" diye çağırdığını duydu. 

15 Nisan 2018 Pazar

LEYLA | ALEXANDRA CAVELIUS

 Bosnalı Leyla büyük bir kabusu atlatmıştı.  Bosna'daki toplama kampında geçirdiği iki yılı. Binlerce kadının travma geçirmesine neden olan savaşın karanlık ve baskıcı yüzünü anlatan bir kadın. Onun isyankar öyküsü ve ve acıyla dolu dokunaklı kaderi...

Bitmek bilmeyen tecavüzler, herkesin buna şahit oluşu, pislik yuvaları diye adlandırılan yerlerde çaresiz kadınlar.. Sevdiklerinin gözleri önünde öldürülen insanlar.. Belli bir zaman sonra delirme noktasına gelen yaşantılar..

Dayanamayıp canına kıyanlar, ağzından tek kelime çıkmayacak kadar sessizliğe gömülenler ve daha niceleri.. Bir de insanlıktan nasibini almamış olanlar..

7 Nisan 2018 Cumartesi

DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN

 Sevgili "Bulut Gölgesi"nin bloğunda bir güzellik gördüm. Ben de bu güzelliğe ortak olmak istersiniz diye sizinle paylaşmak istedim.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında sevinmeyi en çok çocuklar hak ediyor değil mi? O halde çocukların yüzünü güldürmek için aşağıda vereceğim linkten ayrıntılı bilgiye ulaşabilirsiniz. Sevgiyle kalın :)

http://bulutgolgesi.blogspot.com.tr/2018/03/23-nisan-mutluluk-bayram-na-siz-de.html

4 Nisan 2018 Çarşamba

BAHAR ARKADAŞLIĞI

 Mart, Nisan ve Mayıs üç samimi arkadaşmış. Mart biraz sivri dilliymiş. Ne zaman ne yapacağı belli olmazmış. Bir yanda çiçekler açarken bir yanda kar yağarmış. Daha da ötesi kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırırmış.

Nisan'a gelince ne soğuk, ne de sıcak bir arkadaşmış. Baharı müjdeleyen üç arkadaşın içinde en ortada, en dengeli olanmış Nisan. Belki de baharı en çok hissettiren. Arada yağmurlarla ıslatsa da, dillere destanmış güzelliği..

Mayıs ise yaza doğru yaklaşırken güneş kremini hazırlarmış kendine.  O  kadar  sıcakkanlı biriymiş ki etrafındakileri de sıcaklığıyla sarmalarmış.

28 Mart 2018 Çarşamba

TİYATRO

 Doğduğumuzdan beri sahnedeyiz aslında. Hayata merhaba der demez başlıyoruz sahne tozunu yutmaya. Bazen çığlıklarımız, feryatlarımız çınlatıyor kulakları. Bazense kahkahalarımız..

Özlemler, umutlar, serzenişler, ince dokunuşlar... Hepsi bir arada. Kimi zamansa toza dumana bulanmış savaş sahneleri çıkar karşımıza. Bir bakarsınız ekmek kavgası girmiştir hayatımıza.

23 Mart 2018 Cuma

BLOGGER TANIMA | MİM

 Günlerden bir gün bir mim başlamış. Ezgi de beni mimlemiş.  Benim payıma da davete icabet etmek düşmüş. Sonra ne mi olmuş? Hep birlikte aşağıda okuyalım.:)

1. Nerelisin? 
Doğduğun değil doyduğun yer felsefesiyle şimdilik İstanbulluyum.

2. Burcun nedir? 
Koç gibi koçum.:)

16 Mart 2018 Cuma

BU BAYRAM BAŞKA BAYRAM

 Sobanın yanındaki mindere kıvrıldım kedi gibi. Çıtırdayan odun sesine karışmış duyguların ateşi var yanarken külünü miras bırakan. Bir yanda ilmek ilmek işlediğim gergefim, bir yanda her ilmekte işlenen gerçeğim..

Sobanın üzerine birkaç portakal kabuğu koydum. Mis gibi kokusu yayılırken odama, kendimden geçtim adeta. Bir elimde tavşan kanı çayım, diğerinde kitabım. Hayallerimde ise yalnızlığım..

Sonra yeşil fırfırlı perdeyi aralayıp pencereden dışarı bakıyorum. İki çocuk karşı kaldırımda misket oynuyor. Postacı bisikletiyle mektup dağıtıyor. Az ilerde iki genç kavga ediyor. Baktı ki kavga büyüyecek, Kasap Ahmet Amca dükkanından çıkıp kavgayı ayırıveriyor. Baklavacı Ramazan da iki baklavayla koşup geliyor ve gençlerin ağzına baklava dilimlerini tıkıp işi tatlıya bağlıyor..

7 Mart 2018 Çarşamba

GRAPON KAĞITLARI | DİDEM MADAK

 Şiir düşer pencereme geceleri.
Ya da perçemine düşlerin.
Şiir düşer gölgesine, altında büyüdüğüm ağacın.
Şiir düşer yangınların orta yerine.
Şiir düşer dillerden gönüllere.


Bu gece de Didem Madak konuk oldu bizim eve.

Şimdi de size doğru yola çıktı geliyor misafirimiz. Ağırlamak isteyenler kapıyı aralasın :)

1 Mart 2018 Perşembe

BLOGGER TAKİP ETKİNLİĞİ

 Yepyeni bir blog keşif etkinliği başlatıyoruz.Etkinliğimizin bir süresi yoktur bir yıl, iki yıl sonra bile gelseniz kabulümüzdür. Biliyoruz ki hala bloğuna önem veren ve onu geliştirmek için çabalayan fakat takipçisi sayısı artmadığı için üzülen çok sayıda arkadaşımız var. Bizde instagramda çok moda olan takip etkinliklerinden etkilenerek bloggerlar için blog takip etkinliği yapmaya karar verdik.

26 Şubat 2018 Pazartesi

BENİ BEN YAPAN SEVDİĞİM ŞEYLER

 Sevgili Ezgi tatlı bir mim başlatmış. Bir diğer sevgili arkadaşımız İncirli Kurabiye de beni mimlemiş. Peki Ebemkuşağı ne yapmış? Tabii ki siz sevgili okuyucuları keyifle okusun diye bu mimi cevaplamış :)

Aslında sevmediğim bir şeyi yapma gereği duymadığım için sanırım her yaptığımı severek yapıyorum. Ama maddelemek gerekirse aklıma gelenleri sıralayayım:

Nefes almak: Nefes alamasaydım hiçbir güzelliği yaşayamazdım zaten..

24 Şubat 2018 Cumartesi

SADECE YEDİ YAŞINDA

 Gündüz vakti gecenin olması ne demektir bilir misin, anne? Ben biliyorum işte. Yedi yaşında bir çocukken çocukluğumu çaldı hırsızlar. Hem de yetmiş yıllık yük bırakıp üzerime.

Üzerime kara bulutlar çöktü önce. Çok karanlıktı ve ben korkuyordum anne. Çığlık atmak, "Anne" diye bağırmak istedim. Kocaman bir el kapadı ağzımı. Çırpındım, çırpındıkça yoruldum, anne. Sonra bir gölge düştü üzerime. Gündüzümü geceye çevirdi. Sessiz çığlıklarımı benden başkası duymadı.

20 Şubat 2018 Salı

PEMBİŞ İLE MAVİŞ

 İki eski dost... Kafa kafaya vermiş eski günleri yad ediyorlardı. Pembiş başladı anlatmaya:

Hatırlar mısın Maviş? Hani bir gün çok kar yağmıştı. Okula giderken yolda kayıp düşmüştüm. Buzluydu çünkü yerler. Beni yerden ilk kaldıran ise sen olmuştun. O zaman anlamıştım senin gerçek dost olduğunu..

15 Şubat 2018 Perşembe

KURUTULMUŞ KELEBEKLER | IRINA ANDREEVA

 İyiliğin kötülükle, masumiyetin günahla, insanın insanla verdiği savaşın hüzünlü ve kırık öyküsü...

Gürcistan'daki savaşta ailesini, evini ve geçmişini yitiren iki genç kız Ruso ve Makvala. Herşey okulun düzenlediği bir etkinlikle evlerinden ayrılan bu ikilinin o sırada memleketlerinde çıkan savaş sonrasında geriye döndüklerinde ailelerini kaybettiklerini öğrenmeleriyle başlar. Uçurumun kenarında hayatta kalabilmek için verilen bir savaştır onlarınki..

11 Şubat 2018 Pazar

SENEDE BİR GÜN

 Anne! Ne güzel kelime değil mi insanın yüreğine nakşeden? Başlara taç, gönüllere şifadır Anne. Her derde devadır bu koca yürek. Onun sevgisi bir güne sığdırılabilir mi ki, her sene, senede bir gün Anneler Günü olsun? Her gün onların günü olmalı değil mi?

Baba! Ne güçlü kelimedir bu. "Dağ gibi Babam" deriz anlatırken, gölgesinde huzur solukladığımız, sırtımızı dayadığımız.. İlk kahramanımızdır bizim gözümüzde. Gönlümüzün paşası, evimizin direğine olan sevgi bir güne sığdırılabilir mi ki senede bir gün Babamız'a hediye alma derdiyle yanıp tutuşuyoruz?

6 Şubat 2018 Salı

KÜÇÜK BİR MİM

 Sevgili Yüreğimin İklimi bloğu sahibi küçük bir mim başlatmış. Ben de çağrıya uyup katılayım dedim. Herkese keyifli okumalar dilerim :)

1- Dünyayı değiştirecek sizce 3 küçük adım nedir?
Sevgi, iyilik ve çalışkan insanlar..

2- Dünyanın daha fazlasına ihtiyacı olduğu şey nedir?
Sevgi ve cesaret..

3- Okuduğunuz son kitap?

3 Şubat 2018 Cumartesi

SELAM OLSUN

 Aynı tastan su içtiğin, aynı ekmeği bölüştüğün dostlar vardır.
İkliminde huzur bulduğun, göz görmese de varlığını hissettiğin, nefesinde hayatı solukladığın dostlar...

Bir içimlik kahvenin kırk yıllık hatrını birlikte yaşadığın, sen hangi mevsimi yaşıyorsan o mevsime bürünen, ulu bir çınar misali gölgesinde dinlenilen dostlar...

Dost ili ayrı düşse de gönülden ayrı düşmeyenlerden olan dostlar. Hani atalarımızın gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş deyişini bir çırpıda yok sayıp ataları yalancı çıkaran muzip dostlar...

30 Ocak 2018 Salı

MİM | SİNEMA VE BEN

Sevgili İrem Tolu arkadaşımız beni mimlemişti. Ben de davetine icabet edeyim dedim. Herkese keyifli okumalar dilerim..

1- Sinemada izlediğin ilk film?
Lisedeyken okulun götürdüğü Cumhuriyet filmiydi.

2- Film en güzel ........'de/da izlenir?
O an ki ruh halime, bir de filme bağlı. Bazen evde mısır patlatıp izlemek de keyif verir. Bazense sinemanın atmosferine katılmak mutlu eder beni..

26 Ocak 2018 Cuma

HAYAL

 Uzattım ellerimi,

Yakalamak istiyorum hayallerimi..

Görmek ister misiniz düş penceremden içeri girenleri?

Bazen bir ateş böceği aydınlatır gecemi,

Bazense bir düş perisi,

16 Ocak 2018 Salı

KARA TREN

Her vagonunda farklı hayatlar taşıyan, türkülere konu olmuş bir kara tren. Ve bir umutla vedalaşılmış boynu bükük bir istasyon. Yarınları yitirmemek için bugünü yitiren yürekler ve umuda sallanan eller..

Kara tren dumanını savurarak dar geçitlerden geçerken ardında aşılmaz denen koca dağları bırakıyordu. Sarp kayalıkların arasında kaya gibi taşlaşmış yüreklerin ortasından kopup binmişti trene genç bir yürek. Peşinden gelen kan davalısına inat kan dökmemek için düşmüştü yollara. Hayalleri vardı. Bir de hayallerine kurşun sıkılmasın diye giydiği çelik yeleği. Yeleği mi çeliktendi acaba yoksa yüreği mi?

15 Ocak 2018 Pazartesi

MİM | 2017 - 2018

Sevgili Ruhsa'dan İnciler beni mimlemiş. Ben de çok istatistiksel işlemler yapmasam da 2017 Değerlendirmesi konulu bu mim'i yapmak istedim. Keyifli okumalar dilerim..

Okunulan kitap sayısı: Okuduklarımın sayısını tutmuyorum. Haftada en az bir kitap diye işe başlıyorum. Bazen bu sayı artıyor..

13 Ocak 2018 Cumartesi

SEVDALI BULUT | NAZIM HİKMET

Masallar çocuklar için anlatılır çoğu kez. Ama aslında büyükleredir öğütler. Zaten geleceğin büyükleri de şimdiki küçükler değil midir?

Masal okumayı severim dinlemeyi de. Kütüphaneden kitap seçerken bu kitabı gördüm. Türk folklorcusu Boratav'ın öğrencilerinin halkın ağzından dinleyip topladıkları bazı masalları kendine göre işlemiş yazar. Oysa ondan hiç masal dinlememiştim. Merak edip okudum. Eğer siz de Nazım'dan masal dinlemek isterseniz buyurun Sevdalı Bulut'un gölgesine..

Sonsuz sağlık taşı için yola çıkanların masalını anlatırken şu öğüdü çok hoşuma gitti:
Sen de onun gibi yorulmadan, sen de onun gibi inanarak yürü. İnanan sona erer...

11 Ocak 2018 Perşembe

MİM | SENİ TANIYABİLİR MİYİM?

Sevgili Berika'nın Günlüğü beni mimlemiş. İyi de etmiş. Bu güzel mim'i  sevgili Kiremithanem başlatmıştı. Sanırım bir çok kişi de  cevaplamıştı. Sıra bana geldi. Keyifli okumalar dilerim. :)

Kaç yaşındasın, mesleğin nedir?

Otuz üç yaşındayım kimliğime göre. Ama bazen daha genç bazense daha yaşlı hissediyorum kendimi. Sanırım hissettiğim yaştayım. Mesleğime gelince atama bekleyen bir edebiyat öğretmeniyim. :)

Nerede yaşıyorsun ve en sevdiğin yerin fotoğrafını paylaşır mısın?