Bir küçük salıncak kuruldu zeytin dalları arasına. Ve küçük bir yürek sallandı umuda doğru... Yüzündeki tebessüm herşeye bedeldi minik yavrunun. Hayalleri vardı, planları vardı. Daha da ötesi umudu vardı. Bakmayın öyle di'li geçmiş zaman kullandığıma. Hala var olan şeyler bunlar.
Bugün cumartesi. Bizim küçük yüreğin çikolata yeme günü. Sabahtan hatırlatır bugün ne günü olduğunu. Çikolataları hazırlayın dercesine. Sonra afiyetle götürür mideye. Mide döner bayram yerine. Keyifler yerine gelince bir yorgunluk kahvesi gelir peşinden. Bir türkü düşer dillerden. Cumartesi hatırlatır kendini yeniden...
Çizgi film saatini uzatmaya çalışan bir küçük yürek belirir kapı aralığında. Bugün benim günüm diye diretir. Mısırlar patlatılıp çizgi film izlenince gelir keyfi yerine. Sonrası hep zeytin ağacının gölgesinde hayal kurmakla geçer.
Zeytin ağacının altında toplanır küçük yürekler... Küçük yüreklerde birikir koca umutlar. Bu umutların içine karışır rengarenk hayaller... Ve şimdi düş zamanı deyip hayallere dalıp gider minik kalpler.
Zeytin ağacı barış demekti, umut demekti. Hayal kurabilmekti. Sevgiyle kucaklaşabilmekti. Arkadaşlarıyla birlikte mutlu olabilmekti. Hayata gülümseyebilmekti. Ve daha nice umutlar zeytin ağacı altında filizlendi. Boy attı serpildi.
Gün geldi zeytin ağacı meyvesini verdi. Yaprakların arasına gizlenmiş zeytincikler kendine gelince beni toplayın dercesine muzipleşti. Hiç kırmadık onları. Topladık mor çiçekli sepetlerimize. Dallardan topladığımız yalnızca zeytin değildi elbet. Bu bir senelik umudun, hayalin hasadıydı aynı zamanda.
Ne diyelim bereketli olsun...
Çizgi film saatini uzatmaya çalışan bir küçük yürek belirir kapı aralığında. Bugün benim günüm diye diretir. Mısırlar patlatılıp çizgi film izlenince gelir keyfi yerine. Sonrası hep zeytin ağacının gölgesinde hayal kurmakla geçer.
Zeytin ağacının altında toplanır küçük yürekler... Küçük yüreklerde birikir koca umutlar. Bu umutların içine karışır rengarenk hayaller... Ve şimdi düş zamanı deyip hayallere dalıp gider minik kalpler.
Zeytin ağacı barış demekti, umut demekti. Hayal kurabilmekti. Sevgiyle kucaklaşabilmekti. Arkadaşlarıyla birlikte mutlu olabilmekti. Hayata gülümseyebilmekti. Ve daha nice umutlar zeytin ağacı altında filizlendi. Boy attı serpildi.
Gün geldi zeytin ağacı meyvesini verdi. Yaprakların arasına gizlenmiş zeytincikler kendine gelince beni toplayın dercesine muzipleşti. Hiç kırmadık onları. Topladık mor çiçekli sepetlerimize. Dallardan topladığımız yalnızca zeytin değildi elbet. Bu bir senelik umudun, hayalin hasadıydı aynı zamanda.
Ne diyelim bereketli olsun...
Kelimeler ne güzel dökülmüş öyle, elinize sağlık..
YanıtlaSilSenin yerinde olsam çocuklar için hikaye kitabı çıkarmaya çalışırdım. Hem hayal gücün hem de yazma yeteneğin çok iyi
YanıtlaSilEn çok istediğim şeyi söylemişsiniz.
SilBende çocuklar için hikaye kitabı çıkarmak istiyorum. Çok teşekkür ederim...
zeytin ağacı öncelikle bilgelik, deva ve sağlık demekti...ne güzel anlatmışsın
YanıtlaSilBilgelik,deva ve sağlık... Üç güzellik bir arada. Teşekkür ederim.
SilDünyanın kuruluşundan bu yana geldiği söyleniyor, herkes korur kollarken bizim muktedirler bir ara kesmeye kalkmışlardı:( hakikaten muhteşem bir ağaçtır. Çok hoş bir yazı olmuş elinize sağlık:)
YanıtlaSilZeytin çok kıymetli bir ağaç. Hele bizimkisi daha kıymetli. Anne yadigarı ne de olsa.Çok teşekkür ederim.:)
SilÇok güzel anlatmışsınız, kendimden geçtim adeta :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. :)
SilZeytin ne kadar değerli bir ağaç bana göre. Onunla birlikte büyüyüp serpilen çocuklar olduğunda hele daha da kıymetli. Toplanan mahsül, afiyetle gelsin bedenlerinize. Cidden yazılar keyifle okunuyor, inşallah bir kitap gelir tez vakitte :)
YanıtlaSilÇocuklarla daha değerli hale geliyorlar.Çok teşekkür ederim güzel düşünceniz için:)
SilBu sabah balkondaki saksılara bir de zeytin çekirdeği sıkıştırayım diye düşündüm, belki tutar.
YanıtlaSilAaa tutar inşallah:)
SilDuygu dolu bir yazını daha okumuş oldum. Yüreğine sağlık👍😊🌷🌷🌷🤚
YanıtlaSiltam çocuk masalı olmuş. zeytin ağacı görmek de ne güzel bişey yaa. egede oluyo genellikle. üzüm bağı incir ağacı görmek gibiii bi de fındık :) bu yönden ne şanslı ülkeyiz yaa :)
YanıtlaSilAğaç görmek başlı başına bir güzellik. Çok şanslıyız çok...:)
SilAh maalesef yanıyorlar.. İzmir yanıyor ne acı :((
SilCiğerlerimiz yanıyor aslında maalesef:(
SilUmutlar, hayaller bereketli olsun..
YanıtlaSilEvet, öyle olsun...:)
SilNe güzel bir çocuklukmuş sizinkisi.:)
YanıtlaSilHikayelerin çok hoş. Bende çikolata yiyen çocuğun yerinde olmak isterdim. Bende kendime öyle bir gün yapayım bari:) Benim ki börek günü olur ama:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Börek günü iyiymiş.:)
Silzeytin ağacını gazipaşada refüjlere dikiyorlar, peyzaj bitkisi olarak.
YanıtlaSilHer yerde olmalılar aslında...
SilNe severim bu Ölmez Ağacı.
YanıtlaSilİyi ki ağaçları seven insanlar var.. teşekkür ederiz böylesine güzel bir yazıyla zeytin ağacını anlattığın için. :)) çok beğendim çok🥰
YanıtlaSilAğaç sevmeyen, insan sever mi acaba? Ben teşekkür ederim. Beğenmenize sevindim.:)
Sil