31 Ocak 2021 Pazar

KELİME OYUNU -9

 (Melek, Tütsü, Ritüel, Yazar, Gül)


Ben bir göçmen kızı gördüm Tuna boyunda

Elinde bir deste gül var hasret koynunda türküsünü mırıldanıyordu altı numarada oturan Melek Hanım. Kendisi mübadele yıllarında memleketinden koparılmış bir göçmen kızıydı. Ne zaman efkarlansa bu türküyü söylerdi. 

Deniz mavisi gözleri hüzünlü bakardı. Bir yanı hep gurbetti çünkü.Bir daktilosu vardı rahmetli babasından kalma. Her akşam kahvesini yurumlarken iki satır yazmadan duramazdı. Yerel bir gazetede köşe yazarıydı. Ben yazdıkça yaşıyorum derdi. 

Hele masallarınaysa doyum olmazdı. Mahallenin çocukları onu ne zaman dışarıda görseler etrafını sararlardı. Sonrada bize masal anlat diye tuttururlardı. Hatta adını Masal Nine koydular. Gerçek adını unuttular. O da çocukları hiç kırmaz. Hemen başlardı anlatmaya. Develer tellal, pireler berber olurdu yine. Her gün başka bir masal bulunurdu onun heybesinde.

Adetlerine bağlı biri olan Melek Hanım misafirlerine geleneksel yemeklerinden pişirirdi. Çay saatlerinde dizmanası eksik olmazdı. Hele perşembe akşamları kolaç yapılır, ölmüşlerin ruhuna deyip dağıtılırdı. Ölen kişi hangi kokuyu seviyorsa onun tütsüsü yakılır, bütün eve kokusu yayılırdı. Üstüne dua edilip tüm ölmüşlerin ruhuna gönderilirdi. Perşembe akşamı ritüelidir bu. Melek Hanım bunu hiç aksatmazdı. 

Aradan yıllar geçti. Melek Hanım epey yaşlandı. Saçlarındaki aklar artsa da gözlerindeki hüzün hiç değişmedi. Değişmeyen bir şey daha vardı: Perşembe akşamı ritüelleri...

20 yorum:

  1. Bulduğunuz kelimeler ilginç Güzel bir öykü olmuş. Melek Hanım'ın hüzünlü bakışlarını, Perşembe rituellerini düşünürken gözüm üst çerçevedeki söze takıldı:" Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır. Peki ya hayallerin? Hayallerin bir ömür hatırı vardır. Öykünün içinde iyiliği, iyileri çağrıştıran çok şey var. Yüreğinize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayallerin hatırı ömür boyu sürüyor. Çok teşekkür ederim...

      Sil
  2. 2 seneyi ülkenin balkanlara en yakın sınırında geçirmiş ve bundan keyif almış biri olarak gözlerimde canlandıra canlandıra okudum, şimdi de gidip göçmen kızı şarkısını dinlemeye gidiyorum :)

    YanıtlaSil
  3. göçmenleeer, çok severim be yaa :) masallar, perşembe ritüelleri hoşmuş :) dizmana ve kolaç ne ki :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Göçmenleri bende severim be yaa:)Dizmana bir hamur işi göçmenler çok yapar. Kolaç ise hamur kızartması,lokma kızartması,gülembe diye geçer farklı yörelerde:)

      Sil
  4. Hüzünlü ve bir o kadar içten ve sıcak bir hal bırakıyor insanın içine.
    :)

    YanıtlaSil
  5. Ya ne kadar duru, sade ve bir o kadar da içten yazıyorsunuz, her seferinde içimi bir huzur kaplıyor. Elinize sağlık <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Huzur bulmanıza çok sevindim.Çok teşekkür ederim.:)

      Sil
  6. Ritüellerimiz iyi ki var. Bu arada yazıyı okurken dızmana yapasım geldi. Koşaç ne bilmiyorum ama mutlaka bakacağım. Yüreğinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kolaç hamur kızartması. Pişi, gülembe,lokma kızartması diyenlerde var. Dızmana çok güzel oluyor. Yaparsanız afiyet olsun diyeyim.:)

      Sil
  7. ne tatlı bir insanmış sevdim onuu aynı zamanda çok hüzünlüü böyle şeylerden hemen etkileniyorum ben gözlerim doluyor durduk yere :) çok da güzel anlatmışsıın kalemine sağlıık :) o yemekler neymiş bir bakayım araştırayım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Hamur işlerinin yapımı kolay,ilginizi çekerse denersiniz belki:)

      Sil
  8. Ne güzel yalın ve sade dille yazmışsın.Zevkle okudum... Kolaçı merak edip hemen bende baktım. Bizim lokma imiş. :) Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Evet lokma diyen yerler vardı.:)Sevgiler...

      Sil
  9. bu türküyü bende çok severim :) çocukların masal ninesini çok sevdim ben :)

    YanıtlaSil
  10. Göçmenlerin geçtiği öyküler, yazılar hep duygulandırır beni:) Çok güzeldi ve içtendi. Tatlı bir his bıraktı içimde :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Onların ayrı bir yeri var bende:)

      Sil