30 Kasım 2017 Perşembe

GİDENLERİN ARDINDAN

Önümden giden vapura son kez el sallarken, kaptan düdüğünü öttürüp giderken çok şey kalır geride. Köpük köpük sularda yol alan vapurun penceresinden bir çift göz düşer uçsuz bucaksız görünen maviliğin üzerine. Rıhtımda yolcusunun bir daha geri dönmeyeceğini düşünen bir dost, bir sevgili ya da bir anne kalbi, yüreği eline verilmiş gibi boynunu büküp elini sonsuzluğa sallarken kim bilir neler geçer aklından ve kalbinden?
Giden gelmeyecektir ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Ama bir o kadar da belki döner umuduyla her gün rıhtımda bırakılan bir çift göz olacaktır elbet. Ateş düştüğü yeri yakarmış önce. Sonra zamanla o ateş sönmeye başlar. Hatta küle dönüşür. Külünden yeni umutlar doğar mı bilinmez. Zamanla gidenlerin dönmeyeceğine de alışır insan. Bir kabulleniştir bu aslında. Önce rıhtımda bekleme süresi değişir. Artık her gün değildir bekleme süresi. İki günde bir, üç günde bir, haftada birlere çıkar. Sonra rıhtımda bekleyen gözlerin ve gönüllerin sayısı azalır birer birer. Her biri beklediklerinin gelmeyeceğine inanıp onlarsız hayat kurarlar kendilerine.

Peki sonra ne mi olur? Türk sinemasının bir versiyonu yaşanır rıhtımda. Aradan yıllar geçer. Yıllardır ortalıkta görünmeyen, nefesinden bile habersiz olunan, evlatlar, dostlar, yarenler yıllar sonra saçlarına hafif karışan aklarla birlikte geri dönerler. Ama artık rıhtımda onları bekleyenler onların geride bıraktıkları değildir. Anaların beli bükülmüş, dişleri dökülmüş; dostlar kendine onları bırakmayacak yeni dostlar bulmuş; yarenler yarenlikten çıkıp çoluk çocuğa karışıp çoktan unutmuş. Geri dönenler de kendilerine yeni hayatlar kurmuş.  Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş..


30 yorum:

  1. Ne giden geldi ne kalan kaldı .. çok güzeldi gerçekten sonuna bayıldım emeğine yüreğine sağlık canım benim sevgiler ..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gidenler ve kalanlar... Bir de ikisininde geride bıraktıkları var.Çok teşekkür ederim. Sevgiler..

      Sil
  2. Ölüm Allah'ın emri şu ayrılık olmasaydı dedim bu hüzünlü, güzel yazını okuyunca, hakikaten rıhtımlarda ya da tren garlarında ne çok ayrılıklar yaşanır, kavuşmalar kadar ayrılıklar da hayatın gerçeği:((( Eline sağlık çok duygulanarak okudum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her ayrılık bazen bir başka kavuşmanın habercisi olabiliyor. Ama yine de hüzün veriyor ayrılıklar. Tabii vuslat olana kadar.
      Çok teşekkür ederim.

      Sil
  3. Her giden dönmez değildir ki. Tek sonsuzluğa gidenler yani dünyadan göçenler dışında.

    Ha, anneler gönderir mi hiç geri dönmeyecek evladı. Şimdi sırf yeni gelecekler için uzaklara gönderiyorlar; ama o da isteyerek. Gönüllü. Arjantin'e, Yeni Zellanda'ya filan :))

    Neyzen Tevfik bile dönmüş. Hani annesi limon almasını isteyince dışarı çıkıp da rıhtımda rastladığı gemiye binen o gemide Afrika'ya gittiğinden Neyzen de giden şu güldüren adam. Birkaç yıl sonra elinde bir limonla dönmüş annesinin evine. Gerçi çorba soğumuştur biraz ama olsun :)))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Araya uzun zaman girince gidenler geri gelse de kalanlar aynı yerde olmayabiliyor.
      Neyzen çorbayı epey soğutmuş olmalı. Ama döndüğünde kaldığı yerden başlayabilmişse hayata bu güzeldir işte.:)

      Sil
  4. Ayrılık büyük bir sözleşmeyi imzalamak gibi gelir bana bazılarının geri dönüşü olmadığını hissedebiliyor insan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hissetse de göndermek zorunda kalabiliyor insan.En kötüsü de budur belkide.

      Sil
  5. Kalbinde bıraktığın ize göre değişiyor gitmenin yarası. Ya hep açık kalıyor yada üstü kapanıyor ama illaki kalıyor. Acıtıyor canını

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. En sevdiklerimiz en çok canımızı acıtan oluyor çoğu kez.

      Sil
  6. of valla burnum sızladı yaaa :)

    YanıtlaSil
  7. Ben bunu eski erkek arkadaşlarımda yaşıyorum.Yıllar geçiyor ve geliyorlar.Biraz anlamsız değil mi :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Onlarda değerinizi geç anlıyorlar demekki.:(

      Sil
  8. Zaman neleri alıp götürüyor bizden..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok şey götürüyor çok şey de getiriyor aslında.

      Sil
  9. Hani hep sorarlar ya giden için mi daha zordur kalan için mi diye? Yine bu soruyu düşündürdü yazınız. Ve nefes aldığın müddetçe hayat devam ediyor'u çok güzel anlattınız. Hayat ne gidene bağlı kalıyor ne kalana o kendi ikliminde ilerlerken bizi de katıyor önüne hep beraber geleceğe akıyoruz. Çok güzel bir anlatım olmuş sanki o rıhtıma gittim ve hüznü içime çektim. Kaleminize sağlık, sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her ikisi için de zor gibi.Ama hayat herşeye rağmen devam ediyor.Çok teşekkür ederim güzel düşünceleriniz için. Sevgiler...

      Sil
  10. dediğin gibi yazında da ateş düştüğü yeri yakıyor. gitmeyi, vedaları, geri gelmemeyi, özlemi çok duygulu ve içten anlatmışsın yazında ellerine kalemine yüreğine sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ateş düştüğü yeri yakarmış gerçekten. Çok teşekkür ederim:)

      Sil
  11. Gidenler gittiği ile kalıyor. Geride kalanlar ise yaşadıklarıyla... Bence gidenler hiç geriye dönmesinler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her giden için aynı şeyi söyleyemeyiz aslında. Her iki tarafında acı çekmeyeceği sonunda vuslata erilecek ayrılıklar yaşanır umarım. Aksi halde çok zor. En çok da geride kalanlar için:)

      Sil
    2. Çok ince çizgiler :) ucu açık gibime geliyor. İnşallah daha uzun uzun konuşuruz yine bu konuyla ilgili

      Sil
    3. Doğru,ince çizgiler. Konuşuruz tabii ki:)

      Sil
  12. Ahmet Haşim'in şiiriydi sanırım değil mi? birçok giden memnun ki yerinden... :) çok dramatik bir anlatım, elinize sağlık, resim de süper:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dönen yok seferinden değil mi?
      Çok teşekkür ederim...

      Sil
  13. Sessiz Gemi şiirini hatırladım. Çok güzel bir yazı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazarken esinlenmesem de okuyunca bana da o şiiri hatırlattı. Teşekkürler.

      Sil
  14. Maalesef her gidisin dönüsü kolay olmuyor 😕

    YanıtlaSil
  15. Kısa ve öz, kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil