Yemyeşil, güzel bir çiftlikte iyi kalpli yardımsever bir tavuk yaşarmış. Bu tavuğun beş tane yavrusu varmış. Yardımsever tavuk, çiftliğin kıdemli hayvanlarındanmış. Her gün en güzel çayırlardan beslenir, en güzel yemlerden yer sonra da en güzel yumurtaları hediye olarak sunarmış çiftlik sahibine..
Bir gün komşu çiftliğe bir tavuk ailesinin taşındığını duyan yardımsever tavuk, onlara hoşgeldiniz ziyaretine gitmeye karar verir. Yavrularına seslenir: "Haydi yavrularım hazırlanın. Komşu çiftliğe taşınan tavuk ailesine hoşgeldiniz ziyaretine gideceğiz. Gidip bir ihtiyaçları olup olmadığını soralım. Kendilerini yalnız hissetmesinler."
Bu duruma sevinen yavrular sevinçle: "Hemen hazırlanıyoruz anne. Belki onların da çocukları vardır. Bizimle arkadaş olurlar." dediler. Sonra hazırlanıp hep birlikte komşu çiftliğe gittiler.
Tavuk "Yeni yuvanıza hoşgeldiniz ziyaretinize geldik. Halinizi hatırınızı soralım, bir şeye ihtiyacınız varsa yardım edelim diye düşündük. O yüzden sizi rahatsız ettik. Hem tanışmış oluruz. Biz yandaki komşu çiftlikte yaşıyoruz." dedikten sonra çocuklarını da tanıttı.
Ancak komşu tavuk biraz kibirli bir tavuktu. "Bizim kimseye ihtiyacımız yok!" diyerek tersledi komşusunu.
Çocuklar da birbirleriyle tanışmaya başlamışlardı ki komşu tavuk yardımsever tavuğa: "Çocuklarım sizinkilerle arkadaş olamaz. Biz asil tavuklarız. Siz ise........." derken lafını kesen yardımsever tavuk: "Çocuklar arasında asalet tartışması olmaz. Her çocuk kendi içinde asildir zaten. Hem şunun şurasında komşuyuz. Her zaman birbirimize ihtiyacımız olabilir. Çocuklarımız birbirleriyle arkadaş olabilir, zaman geçirebilirler. Bundan daha güzel şey ne olabilir ki?"
Kibirli tavuk: "Bizim arkadaşa ihtiyacımız yok. Şimdi size güle güle demek zorundayım. Yapacak çok işim var." diyerek iyi niyetli tavuğu kibarca kovdu. Yardımsever tavuk yavrularına seslendi: "Çocuklar! Haydi eve gidiyoruz. Sonra tekrar görüşürüz."
Kibirli tavuk: "Hiç sanmıyorum.." diyerek arkalarından söylendi.
Aradan günler geçti. Herkes kendi işiyle uğraşıyordu. Yardımsever tavuğun yavruları, yeni arkadaşlarıyla oynamak için annelerinden izin istedi. Anne tavuk, biraz tereddüt etti ama çocuklar çok ısrar edince dayanamadı, izin verdi. Çocuklar, komşu çiftliğe gittiler. Kibirli tavuğun yavruları etrafta üzgün üzgün dolaşıyorlardı. Yanlarına gittiler: "Hayrola neden bu kadar üzgünsünüz?" diye sordular. Onlar da annelerinin çok hasta olduğunu ne yapmaları gerektiğini bilmediklerini söylediler. Bu duruma çok üzülüyorlardı.
Çocuklar yardımsever tavuğun yanına gittiler. Annelerine kibirli tavuğun çok hasta olduğunu söylediler. Yardımsever tavuk, hemen komşu tavuğun ziyaretine gitti. Onun halini görünce mutfağa koştu. Güzel bir çorba yapıp, sıcak sıcak içirdi. Dinlenmesi için elinden geleni yaptı. Bütün gece başında bekledi.
Sabah olduğunda kibirli tavuk, yatağın ucunda komşu tavuğu görünce çok şaşırdı. Yardımsever tavuk da uyandı. Uyanınca: "Günaydın. Bugün kendini nasıl hissediyorsun?" diye sordu.
Kibirli tavuk: "Daha iyiyim. Sen bütün gece burada mıydın? Neden yaptın bunu?" diye sordu.
"Çocuklar durumunu anlattı. Çok üzülüyorlardı. Komşu komşunun külüne muhtaçtır demişler. Sen hastayken ben yatağımda rahat yatamazdım. Sana yardımım olur diye düşündüm." diye cevap verdi yardımsever tavuk. Kibirli tavuğun kibrinden eser kalmamıştı. Bu durum karşısında çok utanmıştı.
"Senden çok özür diliyorum. Lütfen beni affet. Ben seni ve aileni küçük gördüm. Oysa sen bana ne kadar güzel yaklaşmıştın. Her şey için teşekkür ederim. Ev alma komşu al diye boşuna dememişler. İyi ki senin gibi bir komşum var.." diyerek tavuğun boynuna sarıldı.
Bundan sonra iki komşu yıllarca mutlu-mesut geçinip gittiler. Çocukların arkadaşlığı da ömür boyu sürdü. Çiftlik bir güzelliğe şahitlik etmiş oldu. Darısı tüm çiftliklerin başına..
Kaleminize sağlık, hem çocuklar için ders verici, hemde deyim öğretici olmuş.
YanıtlaSilTeşekkür ederim.Kızım için yazdığım hikayelerden biriydi.
Silayyy çokoş yaa kızın da şanslı haniiii :)
YanıtlaSilAsıl ben şanslıyım:)
SilBence darısı tüm kibirlilerin başına :)
YanıtlaSilBoşuna dememişler be tavuk kardeş komşu komşunun külüne muhtaç diye ;)
Bence de tüm kibirlilerin başına.:) Keşke bu komşu muhabbetini hiç unutmasak.
Silmuhteşem olmuş emeğine sağlık :)
YanıtlaSilBizim apartmana ne zaman yeni birileri taşınsa ilk öğrenmek istediğim dilini konuştuğum biri olup olmadığı oluyor ..özellikle burda (Almanya) komşuluk kavramı Almanlarda pek yaygın değildir ama bizim kültürümüzde bu var ve olmalı ve elzemdir bu güzel masalı bu gece kızlarıma okuyacağım..çok güzeldi❤
YanıtlaSilKomşuluk kavramı bizim kültürümüzde daha ön planda gibi.Yavaş yavaş metropollerde kaybolmaya başlasa da zaman zaman karşımıza çıkıyor yine de güzel komşuluklar.Kızlarınızı sevgiyle öpüyorum.Teşekkür ederim.
SilEmeğinize sağlık ne güzel bir yazı olmuş
YanıtlaSilKomşuluk da devasa plazalarla kaybolup gidiyor ne yazık ki...
YanıtlaSilKeşke kaybolmasa...
SilNe kadar güzel bir hikaye olmuş yüreğine emeğine sağlık artık eskisi gibi kalmadı komşuluk ne yazikki sevgililer 😊
YanıtlaSilTeşekkür ederim.Keşke eski komşulukları tekrar yaşatabilsek.Bu özümüzde var.Özümüzü bulabilsek.Sevgiler...
SilHem komsuluk hem insanlik hikayesi olmus buu cokta güzel olmus.Ellerinw saglik 😃
YanıtlaSilİkisini de harmanlamak istemiştim.Teşekkür ederim.:)
Silzevkle okudum ve oda arkadşaıma da okuttum kaleminize yüreğinize sağlık :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Beğenmenize sevindim.:)
SilEn çok payı kendime çıkardım ben de.:) Teşekkür ederim yorumun için.
YanıtlaSilBöyle bir masal okumayali uzun zaman olmuş. Yetişkin birisiyim ama benim bile öğreneceğim şeyler hâlâ var masallardan. Yureginize sağlık gerçekten çok beğendim ☺♡
YanıtlaSilMasallar,hikayeler,öyküler...Hepsinden bir pay var bize düşen.Ben de kızımdan ziyade kendime okuyorum önce.☺
Siloğluşa okuyacak eğitici bir hikaye süper :)
YanıtlaSilOğluşunuzu sevgiyle öpüyorum.:)
Sil