20 Mart 2017 Pazartesi

KAVGAM

Yağmur damlaları düşerken toprağa neyin kavgasını veriyorlar acaba? Onlarınki, ekmek kavgası değil; olsa olsa toprağa kavuşma sevdası olurdu..

Peki ya martılar? Bir vapur yolculuğunda rastlamıştım onlara. Atılan simitleri kapmaya çalışan martılar, neyin kavgasındaydı? Onlarınki işte ekmek kavgası olurdu..

Mahallenin çocukları top kavgasında, trafikteki insanlar yol kavgasında, apartmandaki komşum park kavgasında, okuldaki çocuk not kavgasında, parktaki simitçi ekmek kavgasında..

Peki bu satırları okuyanlar neyin kavgasını veriyor dersiniz?
Topyekün hayat kavgası bizimkisi..
Ve ben kavgasız bir hayat düşlerken bu kavga deryasının ortasında buldum kendimi..

27 yorum:

  1. Nokta atışı mı olmuş sanki :)) Ben de sizi yeni keşfettim ama iyikide keşfetmişim, içtiklerimiz ve blog isminizle BAYILDIM :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim güzel düşünceleriniz için.:)

      Sil
  2. bu hayat kavgasındaa sana bol güç ve başarılar diliyorum o zamaan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.Bu kavgayı verenler için diliyorum ben de:)

      Sil
  3. Hayatta ki hiç birsyin kavgası olmasaydi keske dimi :)

    YanıtlaSil
  4. Doğada bazı kavgalar yaşam kavgasıdır. Kuşların besin kavgası gibi. Ancak insanların kavgalarının çoğu gereksiz. Mutsuzluktan pek çoğu, ego yüksekliğinden,uyumsuzluktan,sabırsızlıktan, saygısızlıktan. Malesef...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, çok haklısınız.. Hayvanlar aç kalmamak için ihtiyacı kadarının mücadelesini veriyor. İnsanlarsa maalesef daha zengin olmak için, caka satmak için, lüks için, hükmetmek için kavgaya girişiyor, hem de son derece acımasızca..

      Sil
    2. Ekmek kavgasında olanlar müstesna tabi..

      Sil
  5. Bizler emeğin kavgasındayız bence ;)Emek ve zaman harcıyoruz, keyifli ve faydalı yazılar paylaşabilmek adına. Paylaşım içinde takip edilmek şart ama değil mi? Takip edeni olmasa insanın kiminle nasıl paylaşacak yoksa ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bizimkisi emek kavgası...Emek verdiğimiz şeyleri de paylaşabilmek için daha fazla insana ulaşabilirliği sağlamak gerek.:)

      Sil
  6. Ben macera gözüyle bakmaya çalışıyorum, her zaman sonu mutlu bitecek olan bir macera :) Polyanna mıyım ne :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Polyanna olmayı başarabiliyorsanız ne mutlu size.:)Her maceranız mutlu son ile bitsin o halde.

      Sil
  7. ben yorgunum...artık kavgam falan yok. ama yazı güzel kelimeler özel. böyle eşe dosta hayran geçiyorum öylece hayattan. kenara çekildim izliyorum velhasıl...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorgunluklarınız bir kahve içiminden sonra geçen cinsten olsun diyelim...Kenara çekilmeyin çok fazla.Güzelliklerin içine dalın derim ben.Sevgiler...

      Sil
  8. Yaşam kavgası herkes bu dünyada kalabilmek icin kavga ediyor resmen hep daha iyi olabilmek icin bitmeyen bir kavga keske olmasaydi ama herkes icinde buluyor kendini

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Keşke diyorum ben de.Ama sonra bir kavganın içinde buluyorum kendimi.

      Sil
  9. Bu güzel yazıya bu fotoğraf gitmemiş, ne olduğunu anlayamadım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Martıların kavgası var fotoğrafta.Bir karmaşa ortamı.:)Daha güzel bir fotoğraf bulursam değerlendirebilirim.Yorumunuz için teşekkür ederim.

      Sil
  10. Paylaşmak yerine herşey benim olsun diye çıkıyor çoğu kavgalar.İster istemez kendini buluyorsun bir kavganın içinde.Önemli olan vermiş olduğun kavgada kendini kaybetmeden yol alabilmekte.Senin de yorumuna sağlık...

    YanıtlaSil
  11. Kavgasız Bir hayat maalesef yok gibi geliyor bana Kendini anlatma kavgası kendini ispat etme kavgası mücadele için kavga Hep çok kelimeler hep böbürlenme bayadır. Uzaktan bakıyorum. Kavgaya El salladım gibi kendimce işte :)) Güzel bir yazı teşekkür ederim....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. El sallayıp uzaktan bakabiliyorsanız ne mutlu size.Yorumunuz için teşekkür ederim.:)

      Sil
  12. Peki bu satırları okuyanlar neyin kavgasını veriyor dersiniz? soru cümlen bana, aklıma geliveren şeyleri dökme ihtiyacı hissettirdi. Ben blog açtığımdan beri, yani üç senedir günümün hatırı sayılır saatlerini ekrana bakarak geçiriyorum. Tutsak oldum ama gönüllüyüm. Bilgisayardan hiç anlamaz ve sadece solitaire oynarken, hayatımı dürten bir eski arkadaş, derken yaşıma bakmadan sevgi, sonra yazma sevdasına düşüp kitap yazmak ve daha evvel de yazdığım için hemen şiir sevdasına tutuldum. Düşünürsem gerçekten bir kavganın tam da göbeğindeyim. Neyin kavgasındayım diye biraz düşündüm şimdi. Ben sevmek ve sevilmenin kavgasındayım.
    Çok ilginçti. Düşündürücüydü daha çok. Sevgilerimle:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin kavganız çok güzel:Sevmek ve sevilmek.Bazen acı verse de keşke tüm kavgalar böyle olsa.Sevgilerle:)

      Sil